Gezgin Sorular

Gezgin Sorular’ın Aralık 2018 Konuğu: Mutlu Düşler

Merhaba, Nimet hanım gezgin sorulara hoş geldiniz, sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Herkese merhaba, öncelikle böyle bir röportaj serisinde bana da yer verdiğiniz için çok teşekkür ederim. Ben Nimet. Balıkesir doğumluyum. Trakya Üniversitesi’nde bilgisayar mühendisliği bölümünü okudum. 2009 yılından beri yazılım sektöründe, yazılım geliştirme uzmanı olarak çalışıyorum. Sevdiğim işi yaptığım için mutluyum. Evliyim. 5 yaşında bir oğlum var. Ailemle birlikte 2009 yılından beri İstanbul’da yaşıyorum.

Mutlu Düşler nasıl başladı?

Mutlu Düşler’i 2012 yılında kurdum. Blogumu gezi, seyahat üzerine yazmak için kurmamıştım. Evet gezmeyi seviyordum ve eşimle birlikte her yaz farklı bir yere giderdik. Tatile gittiğimiz yerlerde, otelde zaman geçirmek yerine araba ile yakın çevreyi keşfe çıkardık. Ancak tüm bunları yazmayı hiç düşünmemiştim. Blogumu açmaya karar verdiğim dönemde, çok fazla blog okuyordum ve benimde bir blogum olsun istedim. Bloguma ilk yazdığım yazılar kek tarifleri olmuştu. Daha sonra oğlum dünyaya geldi. Bebek bakımı üzerine yazdığım yazılar oldu. Daha sonrasında ise gezdiğimiz yerleri yazmaya başladım. Eskiden pek sık yazmıyordum. Ama son iki yıldır daha düzenli yazıyorum.

Blogunuzda çocuğunuzla seyahat ettiğinizi görüyoruz. Çocukla gezmenin püf noktaları var mı?

Çocuğumuzla geziyoruz. Çocukla gezmenin bana göre tek püf noktası; Çocuk var diye hayatı kısıtlamamak. Hayatı kısıtlıyor isem, çocuk sahibi olmanın bir anlamı yok diye düşünüyorum. Tabi ki bazı hastalıklar ya da beklenmeyen durumlar olabilir ve hayat kısıtlanabilir. Ama her şey yolundayken, istediklerimizi belli bir çerçevede yapmaya devam etmeliyiz. Çünkü seyahat etmek hayatımıza önemli faydalar sağlıyor. Çocukların gelişimine ise daha büyük fayda sağladığı bilimsel olarak kanıtlanmış durumda.

Çocuklu bir gezgin ailenin valizinde olmazsa olmazlar nedir?

Oğlum şuan 5 yaşında olduğu için valizde olmazsa olmazlarımız az sayıda. Ateş düşürücü, soğuk algınlığı ve alerji şuruplarını eksik etmiyorum. Mevsime uygun yedek kıyafetleri bolca alıyorum.
Yazlık yerlere gidiyorsak, kolluklar ve deniz gözlüğü en elzem malzemelerimiz.

Yukarıdakilere ek olarak önceki yıllarda aldığım şeyler ise şöyle.

  • 1 yaşa yaklaştığı dönemde, yemek konusu en çok dikkat ettiğim şeydi. Seyahatten günler öncesi ev yapımı bisküvileri hazır ederdim. Evden çıkarken mutlaka sebze yemeği yapıp çantaya eklerdim. Her zaman yanıma aldığım diğer yiyecekler ise yoğurt ve muzdu.
  • 2-3 yaş civarındayken artık bizimle birlikte her yemeği yiyebildiği için yanımda hiç yemek taşımadım. Ama gittiğimiz yerlerde ev yemeği olan restoranları önceden araştırırdım. Özellikle mercimek çorbası, pilav, makarna türü şeyler çok kurtarıcı oldu. Bu dönemde bez kullanımını sonlandırdığımız için yanımıza mutlaka portatif bir tuvalet adaptörü almaya başlamıştık.

Aileniz ile İtalya ve Fransa turu yapmışsınız. Bu gezilerinizde önerdiğiniz mutlaka gidilmesi gereken noktalar nelerdir?

İtalya’da Roma’ya gittik. Bu bizim ilk yurtdışı seyahatimiz idi. Roma’yı biz Türkler zaten çok seviyoruz. Ben Roma’yı çocuklu çocuksuz herkese öneririm. Roma’da gezmek çok keyifli. Ulaşım kolay, yeme-içme için ekonomik çözümler bolca var. Roma’da mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerin Vatikan Müzeleri olduğunu düşünüyorum.

Fransa’da Alsace bölgesini gezdik. Strasbourg, Colmar ve Alsace köylerinin hepsi çok güzel. Yaz döneminde yada noel zamanında bu rotayı öneririm.

Güneydoğu Anadolu bölgesinde güzel bir lezzet turu yapmışsınız. Tadı damağınızda kalan ve mutlaka önerdiğiniz bir lezzet var mı?

Güneydoğuda gezdiğim yerler, Mardin, Gaziantep ve Hatay. Hepsi çok güzel şehirler. Mardin’de fıstıklı kebap, Gaziantep’te başta katmer olmak üzere her şey. Hatay’da ise meze türlerinin hepsi. Biraz acı ama çok lezzetliler.

Ege ve Akdeniz sahillerinde bulunmuşsunuz. Bu bölgeler arasında en beğendiğiniz noktalar nereler idi?

Eşimin ailesi Muğla’lı olduğu için her sene 2-3 kez Muğla’ya gidiyorum. Muğla’nın her köşesini öneririm. Seçim yapmak zor gerçekten. Benimde ikinci memleketim olan Ortaca-Dalaman çevresinden anlatmaya başlayayım.

  • Göcek koyları hala çok bakir. Çok da güzeller. Neredeyse, Göcek koylarının tamamına gittim ve her yaz gitmeye devam edeceğim. Bir çoğuyla ilgili temel bilgiler sadece benim blogumda var.
  • Dalaman çevresinde denize girilebilecek çok güzel yerler var. Sarıgerme plajı en çok bilinenlerden ve güzel bir plajdır.
  • Dalyan, Avrupalı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği bir bölge. Keyifli bir tatil için öneririm. Dalyan kanalında tekne turu, iztuju plajı, Kaunos antik kenti, aşı koyu gidilmesi gereken yerler.
  • Akyaka her sene gittiğim bir yer. Buraya ailecek bayılıyoruz. Akyaka’nın çok başka bir havası var. Kendisi küçük ama ziyaretçilerine sunduğu imkanlar büyük bence.

Gelelim Muğla’nın diğer bölgelerine,

  • Marmaris’in köylerini mutlaka gezmek lazım. Selimiye, Bozburun, Söğüt, Çiftlik Koyu, Turunç çok iyi bir rotadır.
  • Datça son yıllarda iyice tanınır hale geldi. Ama hala gidilesi bir yer ve denizi muhteşem. Hayıtbükü, Palamutbükü ve ismi pek bilinmeyen koylar.
  • Geçtiğimiz yaz Bodrum yarımadasını gezdik. Bodrum’da her bütçeye göre iyi bir tatil imkanı var.

Antalya’da ise,

  • Kaş, Kalkan, Çıralı bizim her daimi favorimiz.

Geziler sırasında ilginç ya da unutamadığınız bir anı oldu mu?

Evet oldu. 2 tanesine burada yer vermek isterim.

  1. Eskiden bir otele rezervasyon yapmadan yola çıkardık. Vardığımız şehirde arabayla gezer, gözümüze güzel gelen bir yerde konaklama yapardık. Hiç yer bulamama sıkıntısı yaşamamıştık. Yine böyle bir gün Alaçatı’ya gittik. Bir tane oteli çok beğendik, ama başka yerlere de bakıp öyle karar vermek istedik. İstediğimiz gibi bir yer bulamayınca, beğendiğimiz otele geri döndük. Ama bu seferde yer kalmamıştı. Otel sahibi bizi stadart oda fiyatına Delüks odaya almıştı. 2 günlük konaklamanın ardında ise kaldığımız odanın misafiri geleceği için bizi daha lüks bir odaya almıştı.
  2. Barselona’dayken teleferik turu yapmak istedik. Teleferik kalkış noktasına geldiğimiz zaman çok sıra vardı. Sıraya girsek mi girmesek mi derken kapılar kapandı. Meğersem mesainin bitimine 2 saat kala kapıları kapatıyorlarmış. 1-2 gün sonra tekrar teleferik turunu deneyelim istedik. Bu sefer, teleferik kalkış noktasına geldiğimizde, etrafta hiç kimse yoktu. Önce o gün için teleferik turunun yapılmadığını düşündük ama sonra gişeye kadar ilerledik. Biletlerimizi almış olmamıza rağmen hala hiç kimsenin olmayışı bize çok garip gelmişti. Asansörle en üste çıktıktan dakikalar sonra 3-4 kişi daha geldi. Sonra hep beraber teleferiğe bindik. Az kişi olduğundan Barselona’nın en güzel manzaralarını çok keyifle seyretmiştik.

Bu kış için bir gezi planınız var mı?

Kış için planımız Bolu. Bolu’ya her sene gitme niyetimiz oluyor. Ama bir türlü kısmet olmadı. İnşallah bu sene gerçekleştireceğiz. Başka netleşen bir planımız yok.

Hayalinizde kurduğunuz bir gezi rotası var mı?

Hayalini kurduğum çok fazla gezi rotası var. Onlardan biri Güney İtalya. Puglia bölgesinden başlayıp, küçük köyleri gezerek Sicilya’ya ulaşmak ve yine kıyı şeridinden devam ederek Amalfi kıyılarını gezip Napoli’de rotayı tamamlamak. Bir diğer rota ise Endonezya’nın Bali Adası.

Bu röportajı okuyan takipçilerimize neler söylemek isterdiniz?

Eğer sizde seyahat etmek istiyorsanız, çok geçe kalmayın. Zaman hızla akıp gidiyor ve yıllar geçtikçe zamanın ne kadar hızlı geçtiğini anlıyor insan. Dünyayı gezin. Yeni insanlar, farklı kültürler tanıyın. Seyahate harcanan parayı boşa harcanmış olarak görmeyin. Evet imkanları zorlamak lazım. Maddiyat önemli. Ekonomik seyahat etmenin yollarını araştırmak gerek. En önemlisi cesaretli olun. Korkacak hiç bir şey yok. Bir de fark ettim ki, insan hiç bilmediği bir ülkede gezerken, o kadar çok şey öğreniyor ki, buna gerçekten sizde çok şaşıracaksınız.

gezgin sorular / aralık 2018

Mutlu Düşler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir